Yaz kış demeden hem içeride hem de dışarıda geçirdiğimiz her an cildimiz güneşin ziyanlı ışınlarına maruz kalıyor. Havanın bulutlu olması yahut gölgede durmak da bunu değiştirmiyor. Bu yüzden güneş kremi kullanmak bir lüks değil hayati bir ihtiyaç! Şayet ‘Her gün sürmeye ne gerek var?’ diyorsan bu listeye kesinlikle göz atmalısın!
1. UV ışınları cilt kanserine yol açabilir.
Güneşin ziyanlı ışınları cildimizin hücre DNA’sına önemli ziyanlar verir. Bilhassa UVA ve UVB ışınları, hücrelerin yapısını bozarak vakitle cilt kanserine neden olabilecek mutasyonlara yol açar. Melanom üzere agresif cilt kanseri tiplerinin büyük bir kısmı da uzun müddetli UV maruziyetiyle alakalıdır. Güneş kremi ise bu ziyanlı ışınları bloke ederek cilt hücrelerini korur.
2. Güneş kremi yaşlanma belirtilerini geciktirir.
Güneş kreminin kolajen ve elastin üzere gençlik proteinlerini koruyarak cildin sıkılığını ve elastikiyetini koruduğunu biliyor muydun? Şayet sen de şimdi 30’una gelmeden alın çizgileriyle yahut göz etrafı kırışıklıklarıyla uğraşmak istemiyorsan cilt yaşlanmasının %80’inden sorumlu olan UV ışınlarına karşı güneş kremiyle önlem alman kural.
3. Cilt lekelerinin oluşumunu maniler.
UV ışınları, melanin üretimini artırarak yüz, el ve dekolte üzere açık bölgelerde kahverengi lekelerin oluşmasına sebep oluyor. Bilhassa açık ciltlilerde ve hassas cilt yapısına sahip şahıslarda bu durum daha yaygın. Güneş kremi ise yalnızca lekelerin oluşumunu azaltmıyor var olanların yoğunlaşmasını da önlüyor.
4. Cilt bariyerini güçlendirir.
Cildimizin dış dünya ile ortasındaki en büyük savunması, doğal gözetici bariyeridir. Lakin güneş ışınları bu bariyeri aşındırır, cildi daha hassas, kuru ve tahrişe açık bir hale getirir. Güneş kremi de cildin yüzeyini UV’ye karşı koruyarak ciltteki nem kaybını azaltır, tahriş riskini düşürür ve cildin genel olarak daha sağlıklı görünmesini dayanaklar.
5. Güneş yanıklarını önler.
Özellikle yaz aylarında tatil ve gezmeler derken çok fazla güneş altında kalıyoruz ve bunun sonucunda kızarmış, acıyan ve dokununca bile sızlayan bir cilt kaçınılmaz oluyor. Biz süreksiz olduğunu düşünsek de güneş yanığı yalnızca kısa müddetli bir rahatsızlık değil cilt hücrelerinde kalıcı hasar bırakan ve DNA yapısını bozan bir travma olarak görülüyor. Bilhassa tekrarlayan güneş yanıkları, ileride cilt kanseri riskini de artırıyor.
6. Göz etrafı sıhhatini korur.
Göz altındaki cilt epey ince, hassas ve yaşlanma belirtilerini birinci gösteren bölgelerden biri. Tıpkı vakitte bu bölge, UV ışınlarının neden olduğu lekelenme ve cilt kanseri riskine de en açık alanların başında geliyor. Bu sebeple göz etrafına uygun, hassas formüllü bir güneş kremi kullanmak hem kırışıklıkların gecikmesini sağlıyor hem de bu hassas bölgeyi muhafaza altına alıyor.
7. Fotoyaşlanmayı pürüzler.
Fotoyaşlanma, yani güneşe bağlı cilt yaşlanması, yalnızca estetik bir sorun değil birebir vakitte cilt sıhhatini etkileyen bir süreç. Fotoyaşlanmada güneşe daima ve korunmasız formda maruz kalan ciltte elastikiyet kaybı, renk düzensizlikleri ve çillerin belirginleşmesi üzere belirtiler sıkça görülür. Güneş kremi ise bu değişimlerin önüne geçerek cildin doğal yapısını daha uzun müddet müdafaasına yardımcı olur.
8. Güneş ışınları camdan da geçer.
‘Ben esasen çoğunlukla ofiste, otomobilde ya da evdeyim.” diyorsan berbat haber: UVA ışınları camdan geçebiliyor ve ciltte hasar yaratmaya devam ediyor. Yani güneşle direkt temasta olmasan bile cildin UV’ye maruz kalıyor. Bu yüzden iç yerde bile hafif bir güneş kremi sürmek, cilt sıhhatini muhafazanın en kolay yolu.
9. Cilt tonunu istikrarlar.
Güneşin tesiriyle birtakım bölgeler yoğunlaşırken kimileri açık kalıyor ve ciltte istikrarsız bir görünüm oluşuyor. Bu da makyajsız dışarı çıkmak istememeye yahut aynaya her bakışta rahatsızlık hissetmeye yol açabiliyor. Öte yandan güneş kremleri, bu ton farklılıklarının oluşmasını önleyerek cilde daha pürüzsüz ve homojen bir görünüm kazandırmayı sağlıyor.
10. Güneşe bağlı DNA hasarını maniler.
Güneş ışınlarının en tehlikeli tesirlerinden biri de cilt hücrelerinin DNA yapısını bozarak mutasyonlara yol açması ve bu mutasyonların vakitle kansere taban hazırlaması. Bu nedenle yaz kış demeden güneş kremi sürerek cilt hücrelerini UV kaynaklı DNA hasarından koruyarak mümkün riskleri en aza indirebilirsin.
11. Tedavi sonrası cildi korur.
Lazer epilasyon, kimyasal peeling ve dermapen üzere süreçler sonrası cilt ekstra hassas hale gelir. Bu periyotta cilt güneşe maruz kalırsa lekelenme, kararma, tahriş ve geri dönüşü sıkıntı hasarlar oluşabilir. Bu yüzden süreç sonrası cildinin sağlıklı düzgünleşmesini desteklemek ve yapılan tüm bakımın boşa gitmesini engellemek için güneş kremini ihmal etmemelisin.
12. Güneşe hassas hastalıkların tesirini azaltır.
Bazı beşerler için güneş ışığı yalnızca ziyanlı değil tıpkı vakitte tetikleyici bir faktör. Bilhassa vitiligo, rosacea yahut melazma üzere hastalıkları olan şahıslarda UV ışınlarına maruz kalmak, semptomların şiddetlenmesine neden olabilir. Bu bireyler için güneş kremi, yalnızca güneşin ziyanlarını değil hastalık denetimini kolaylaştırmada da değerli bir rol oynar.
