Şunu en başta söyleyelim: Bebek büyütmek o denli Instagram’daki üzere pofuduk battaniyeler, sabah güneşi ve huzurlu uykularla dolu bir tablo değil. Uykusuzluk, panik, ‘Şimdi bu olağan mi?’ diye internete bakmalar, her şeyin en doğrusunu bulmaya çalışmak… Bunlar çok tanıdık geliyorsa yalnız değilsiniz.
Bu yüzden anne ve babalara bebeği için güzide tavsiyelerimiz olacak. 👼
1. Birtakım günler bebek ağlar, sonra siz de ağlarsınız. Olağandır.
Herkes sabırlı olmanız gerektiğini söyleyip durur lakin sabır da bir yere kadar. Uykusuz, yorgun ve çaresiz hissederken bazen yalnızca oturup ağlamak istersiniz. Ağlayın zira kimse daima güçlü kalamıyor. Kalmak zorunda da değil.
2. Bebek bakımı ile ilgili her şeyi ancak her şeyi bilmek zorunda değilsiniz. Neden mi? 👇
Ebeveyn olmak, ansiklopedi yutmakla ilgili değildir hiçbir vakit. Kendi anne babalarımız da bizi büyütürken makaleler okuyup araştırmalar yapmadılar. Evet, okuyun, araştırın, sorun… Ancak bir yerden sonra içgüdülerinize güvenmeniz kaide. Kusursuz planlar, bebekle birinci temasta çökebilir. Zira öğrenmek yol üstünde olur.
3. Bebeğiniz kadar birbirinize de dikkat edin.
İkinizin de sonları bozuk olabilir, uykusuzsunuz ve bazen yalnızca biri öbürüne “Bu gece bez sırası sendeydi.” diye birden yakınabilir. Olağandır. Lakin birbirinizi kaybetmemek için bağlantı kurmak koşul. Günün sonunda ebeveynliğin kişisel olmadığını unutmayın.
4. “Diğer anne ve babalar nasıl hallediyorlar ya?” sorusunu inanın bütün ebeveynler soruyor…
Instagram’da her şey filtreli. Kimse bebekle yere çömelip ağladığı anı story atmıyor. Oburlarının rahatlıkla sürdürebildiği ebeveynliği sizin uğraşınızdan daha pahalı değil. Kıyas değil, kendi bebeğinizle kurduğunuz bağ ve ona gösterdiğiniz ihtimam değerli.
5. Yardım istemek sorumluluk devretmek değildir. Tersine yapabileceğiniz en sağlıklı şeylerden biridir.
Aileden, arkadaşlardan ya da profesyonel bir dayanaktan yardım almak, bebek bakımını beceremediğiniz manasına gelmez. Tersine, ne vakit nefes almanız gerektiğini bilmek büyük bir hünerdir. Tıpkı bu içeriği okuyan ve tavsiyelerimize kulak veren anne ve babalar üzere. 💖
6. “Bebeği kucağına alırsan daima alışır.” efsanesine kulak vermeyin.
Bebekler kucağa alışmaz. İtimada, kokuya, dokunmaya ve tanıdık sese muhtaçlık duyar. O kucak onun için inançta olma hissidir. Kucağa alıştı diye endişelenenlere nazikçe gülümseyin ve geçin. Bebeğinizin inançta hissetmesi için kucağınızda kalması kadar olağan bir şey yok.
7. Bebeğinizin tabibini uygun seçin ve gerisini biraz da ona bırakın.
Her öksürükte ya da burun akıntısında forumlara dalmak yerine güvendiğiniz bir çocuk hekimiyle irtibatı ve bakımları sürdürün. Daima doktor değiştirmek ya da her söyleneni internette aratmak yerine sabit bir yolda ilerlemek daha çok işe fayda. Alışılmış kuşkularınız varsa hekiminize sormaktan çekinmeyin.
8. Annelerin doğumdan sonra eski hayatını özlemesi kaçınılmaz olur lakin bunu hiçbir vakit garipsememek gerekir.
Anne, 9 ay boyunca bir can taşımış karnında ve sonunda o can dünyaya gözlerini açmış. Annenin hayatının eskisi üzere olmayacağını bilmek bile biraz ürkütücü gelebilir başta fakat bebeğe baktıkça ne geçmiş kalır ne de gelecek… Yalnızca o anda kalınır. Burada elbette babanın da sorumluluğu devreye giriyor, bu bahiste anneye kesinlikle takviye göstermeli.
9. Kimi bebekler hakikaten sıkıntı olabilir lakin bu gözünüzü korkutmasın.
Kimi sık sık ağlar, kimi hiç uyumaz, kimi ise kucaktan inmek istemez.. “Sen yanlış yapıyorsun.” diyenlere kulak asmayın. Bebeğin karakteri diye bir şey var. Hepsi bir salon bitkisi üzere büyümüyor. Birtakım bebekler daha kolay, kimileri sahiden güç. Büyüme süreci hepsinde farklı olsa da verdikleri huzur, sevinç değişmiyor…
10. Son olarak şunu söyleyelim, yanlış yapma hakkınızın olduğunu unutmayın.
Bazı günler mama ölçüsünü şaşırırsınınız, bazen yanlış zıbın giydirirsiniz. Elbette bunlar olur. Bu işler deneyerek oturuyor. Kendinize lütfen yüklenmeyin. Bebeğin kusursuz bir anne-babaya değil, sevildiğini hissettiren ebeveynlere gereksinimi var. 💖
