Ünlü oyuncu Cem Yiğit Üzümoğlu, boykot paylaşımı nedeniyle gözaltına alınmış ve yurt dışı çıkış yasağı ile özgür kalmıştı.
T24’ten Binnaz Saktanber’e konuşan Üzümoğlu, gösterdiği reaksiyon ve paylaşımları nedeniyle tutuklanmayı göze aldığını söyleyerek, olaylarla ilgili fikirlerini belirtmeyen oyuncu arkadaşlarının boykot edilmesinin de yanlışsız olduğunu tabir etti.
Cem Yiğit Üzümoğlu 2 Nisan boykotuna takviye paylaşımı sonrasında gözaltına alınmıştı.
Ünlü oyuncu gözaltı sonrasında çıkarıldığı mahkemede yurt dışı çıkış yasağı ile hür kalmıştı.
Sonrasında paylaşımlarına devam eden Cem Yiğit Üzümoğlu, bu paylaşımları nedeniyle tutuklanmayı göze aldığını söz etti.
T24’ten Binnaz Saktanber’e röportaj veren Cem Yiğit Üzümoğlu, oyuncu arkadaşlarının boykot edilmesinin de hakikat olduğunu söyledi.
Söz söylemeyen sanatkarların boykot edilmesi hakkında konuşan Üzümoğlu, şöyle dedi:
‘Tabii ki hakikat ve şu taraftan de hakikat: Burada bir üretici, bir tüketici ve bir tüketim materyali var. Sanatçı ve seyirci ortasında bir ekonomik bağlantı var. Sen bir şey satıyorsun ve ben de onu alıyorum ya da almıyorum. Almamamın sebebi daha kalitelisini bulmam olabilir. Almamın sebebi tahminen sen ucuz olduğun için olabilir. Almamamın sebebi politik bir sorun de olabilir. “Bu kişinin hayattaki duruşu benim hoşuma gitmiyor ve ben bu kişiyi seyretmekten hoşlanmıyorum” demesinde ne üzere bir sorun var? Bir tüketici bakış açısıyla o kişiyi seyretmemenin yanlışsız olduğunu düşünüyorum. Bu benim tercihim.”
“Ben tutuklanmayı göze aldım”
“Gözaltına alındıktan bir hafta sonra bir avukatımla konuştum. Çok yakın, çok sevdiğim bir ağabeyimle. Tam ailemin o kaygı çemberine girdiği ve “biraz sakin dursan” dediği yerde dedim ki, “Abi ne olacak, şayet susamıyorsam o vakit ne yapacağım?” “Bir daha gözaltına alabilirler. Sonra salarlarsa bir daha gözaltına alabilirler, Bir yerde tutuklayabilirler. Sistem bu. Haberin olsun” dedi. Çok düzgün bir ceza avukatı ve ailemin bir modülüdür. Ben de “tamam” dedim. Bunu göze alarak devam ediyorum şu anda.”
Gözaltına alınmadan evvel neler yaşadı?
“Öncesinde çok sevdiğim bir tiyatrocu ağabeyimle birlikteydim. Amaçlar onu gösteriyordu. “Abi merak etme senden evvel bana gelirler” dedim. Bir sonraki akşama zati kapı çaldı. Polisler geldiğinde birinci söylediğim şey “Ben de sizi bekliyordum” oldu. Natürel ki konutta kıyafetlerimle hazır beklemiyordum.
Gözaltına alınmaktan korkmadım ancak saat gece bir buçukta bir anda zil sesiyle uyanıp kapı deliğinden polisin kimliğini görünce korktum. Dedim “Ne oluyor ya?” O şafak operasyonlarının ruhsal bir sebebi olduğunu sonradan okudum. Seni en savunmasız anında, en inançta hissettiğin anda gelip alıyorlar. Fizyolojik bir endişeyi tetiklemek için yapılıyor bu.”
